Sağlıklı Yaşlanma – 70 ve daha yukarı yaşlara hem de zihin sağlığınız yerinde olarak tırmanmak istiyor musunuz? Bir yandan Alzhemier, diğer yandan Parkinson, daha acımasızı demans ve afazi gibi hastalıklar yaşlanmamızı tehdit altında tutan risklerin başında gelmektedir. Neyse ki her derdin mutlaka bir de dermanı var. Onu okumak, bulmak, anlamak ve uygulayarak geleceğimizi umutla beklemek gerekir. Evet, “Bu bir şans değil, hayat ipimin ucu kendi elimde; bu benim yaşam biçimim” diyorsanız aşağıda sunduğum dokuz alışkanlığı yaşamınızın bir parçası haline getirin ve hayat boyu sürdürün.
İnsan yaşamı bir mimari eser gibidir. Çocukluğumuzdan itibaren hem fiziksel olarak hem de psikolojik olarak gelişim içindeyiz. Görüyorsunuz, bu sadece doğuştan gelen genlerinizle ilgili değil, aynı zamanda benimsediğiniz rutinler veya alışkanlıklarla da yakından ilgilidir. Yaşlandıkça zihinsel olarak çevik kalanlar, işte, genellikle sıkı sıkıya bağlı oldukları güven dolu inançlara ve günlük alışkanlıklara sahiptir.
Bu insanların önemli bir özelliği zihinsel sağlığı ve zekâ düzeyini yükseklerde korumanın, tıpkı bedenlerimize baktığımız gibi zihni beslemekle de ilgili olduğunun farkındadırlar. Akıllı bireyler zihinsel sağlıklarını korumak için kendilerine yardımcı olan bir dizi rutinleri ve alışkanlıklara sahiptirler.
Öte yandan…
Hayatın temposu, yaş aldıkça yavaşlasa da zihinsel sağlığımız üzerindeki etkileri artarak devam eder. Unutkanlık, odaklanma sorunları ve duygusal dalgalanmalar, yaşlanmanın kaçınılmaz bir sonucu değildir; aksine, doğru alışkanlıklarla büyük ölçüde önlenebilir. 70’li yaşlara hem bedenen hem de zihnen dinç bir şekilde ulaşmak, sadece genetik şansa değil, yaşam tarzı tercihlerine de bağlıdır. Bu makalede, bilimsel araştırmalara dayanan basit ama etkili yöntemlerle zihinsel sağlığınızı nasıl koruyabileceğinizi ve yaşlandıkça zihinsel canlılığınızı nasıl sürdürebileceğinizi keşfedeceksiniz.
Bu makale, 70’li yaşlarında ve sonrasında zihinsel düzeyi işlek ve yüksek olanların genellikle uyguladığı dokuz alışkanlığı günlük bazda masaya yatırmaktadır.
İşte o dokuz alışkanlık; haydi başlayalım!
1) Ömür Boyu Öğrenci Olun
Yaşlandıkça beyninizi keskin tutmak bir tesadüf değil, bir yaşam tarzı veya öğrenmeye olan inancınızdır. 70’li yaşlarına ve sonrasına kadar zihinsel olarak zinde kalanlar genellikle ömür boyu öğrenenlerdir.
Her şeyden önce bu bireylerde göreceğiniz en yaygın alışkanlıklardan biri sürekli öğrenmeye adanmışlıktır. Zihinlerini sürekli olarak yeni bilgi ve fikirlerle beslemenin değerini anlamış insanlardır.
Bir düşünün: Ömür boyu öğrenme, zihniniz için bir spor salonu gibidir. Tıpkı fiziksel egzersizin bedenimizi güçlendirmesi gibi, zihinsel egzersiz de zihnimizi güçlendirir.
Bu, bir kitap okumak, bir kursa gitmek veya yeni bir dil öğrenmek kadar basit olabilir. Önemli olan asla öğrenmeyi bırakmamaktır.
Bu alışkanlığı sürdürmek zor olabilir, ancak zihinsel keskinlik ve çeviklik açısından ödüller muazzamdır.
Daha detaylı bilgi için tıklayınız:
2) Fiziksel Bakımdan Aktif Olun
Sağlıklı yaşlanma – Size dedemle ilgili küçük bir hikâye anlatayım. Kendisi 85 yaşında, yaşının yarısı kadar olan çoğu insandan daha fazla enerjiye sahip ve zihni bir çivi kadar keskin. Sizce işin sırrı nedir? Ben söyleyeyim: Sabah yürüyüşünü asla kaçırmamak.
Fiziksel olarak aktif kalmak vücudu sağlıklı tutmaktan daha fazlasıdır; aynı zamanda zihni de keskin tutmakla ilgilidir. Düzenli egzersiz, beyin de dahil olmak üzere vücudun tüm bölgelerinde görev yapan kan akışını artırır. Bu dağılım, hafızayı ve bilişsel yetenekleri geliştirmeye yardımcı olabilir.
Dedem, hatırladığım kadarıyla, yağmurda veya güneşte her sabah yarım saatlik yürüyüş yapıyordu. Bunun zihnini temizlemesine ve güne olumlu bir ayar vermesine yardımcı olduğunu söylüyordu. Araştırmalar onun bu kişisel deneyimini destekliyor. Çalışmalar, fiziksel aktivitenin bilişsel gerilemeyi yavaşlatmaya ve beyin sağlığını iyileştirmeye yardımcı olabileceğini göstermiştir.
3) Sağlıklı Beslenme Alışkanlıkları Edinin
Vücudunuzu beslediğiniz besinler aynı zamanda beyin fonksiyonunuzu da etkiler. 70’li yaşlarında ve sonrasında zihinsel olarak keskin kalan kişiler genellikle sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinirler.
Meyve, sebze, tam tahıllar, zeytinyağı ve yağsız protein açısından zengin Akdeniz diyetinin bilişsel gerilemeyi engellemesiyle bir ilişkisi var. Bu yiyecekler beyin sağlığını destekleyen temel besinleri sağlıyorlar. Örneğin, yaban mersinine genellikle “beyin meyvesi” dendiğini biliyor muydunuz? Bunun nedeni, beyin yaşlanmasını geciktiren ve hafızayı geliştiren antioksidanlar açısından zengin olmalarıdır.
4) Düzenli Sosyal Etkileşimlere Katılın
Sosyal olmak sadece eğlenceli değil, zihninizi keskin tutmak için de önemlidir. Arkadaşlarınız ve ailenizle düzenli etkileşim, bilişsel becerilerinizi keskinleştirmenize ve hafıza kaybını uzak tutmanıza yardımcı olabilir. Dans gibi bedensel-sosyal faaliyetlere katılmak, sosyal eğlenceli etkinlikler yaşlanamaya karşı önemli tedbirlerdir.
70’li yaşlarına ve sonrasına kadar zihinsel keskinliğini koruyan kişiler genellikle canlı bir sosyal hayata sahiptir. Anlamlı sohbetlere katılırlar ve sevdikleriyle güzel bir kahkaha atmanın tadını çıkarırlar. Çünkü başkalarıyla etkileşim kurmak beynimizi uyarır, bizi bilgilendirir ve bize bir aidiyet ve mutluluk duygusu verir. Beyniniz için bir egzersiz gibidir!
Bir arkadaşınızla veya aile üyenizle iyi bir sohbetin gücünü hafife almayın. Bu sadece son dedikoduları yakalamakla ilgili değildir, aynı zamanda beyin kaslarınızı çalıştırmakla da ilgilidir. Daha fazlasını okuyun.
5) Değişimi Yönetin
Sağlıklı yaşlanma – Hayat, bazıları küçük bazıları büyük değişikliklerle doludur. Üstelik bunlarla nasıl başa çıktığımız ruh sağlığımızı büyük ölçüde etkileyebilir.
70’li yaşlarına ve sonrasına kadar zihinsel olarak sağlıklı kalanlar genellikle ortak bir özelliğe sahiptir: Değişimi kucaklarlar veya moda tabirle değişimi yönetmeyi bilirler. Yeni durumlara veya deneyimlere direnmek yerine, onları memnuniyetle karşılarlar. Değişimi bir stres veya rahatsızlık kaynağı olarak değil, büyüme ve öğrenme fırsatı olarak görürler.
Bu zihniyet, beyinlerini aktif ve uyumlu tutar ve hayatın belirsizliklerini ve zorluklarını daha iyi yönetmelerini sağlar. Daha fazlası için okuyunuz!
6) Kaliteli Uyuyun
Uyku, sıradan bir bedensel eylem gibi görünse de önemi tartışılmaz. Kendi deneyimimden elde ettiğim bilgiler size uyku eksikliğinin zihinsel sağlığı gerçekten etkileyebileceğini söyleyebilirim.
İster anahtarları koyduğum yeri unutmak, ister işe odaklanmakta zorluk çekmek olsun, kötü uyku her zaman bilişsel yeteneklerimi etkilemiştir.
70’li yaşlarına ve sonrasına kadar zihinsel olarak sağlıklı kalanlar, bilişsel sağlığı korumada kaliteli uykunun değerini anlarlar. İyi bir gece uykusu, anıları pekiştirmeye, konsantrasyonu iyileştirmeye ve zihni ertesi gün için tazelemeye yardımcı olur.
Uykuya öncelik verdiğinizden emin olun. Rahatlatıcı bir uyku öncesi rutini oluşturun ve yatak odanızın dinlenmeye elverişli olduğundan emin olun. Beyniniz size bunun için teşekkür edecektir.
7) Düzenli Zihinsel Egzersizler Yapın
Sağlıklı yaşlanma – Fiziksel aktivite vücudunuzu formda tuttuğu gibi, zihinsel egzersizler de beyin sağlığınızı korumanıza yardımcı olur.
70’li yaşlarına ve sonrasına kadar zihinsel olarak sağlıklı kalan kişiler, genellikle, beyinlerini zorlayan aktivitelerde bulunurlar. Bunlar, bulmacalar çözmeden tutun da yeni bir beceri veya dil öğrenmek gibi daha karmaşık görevlere kadar her şey olabilir.
Bu zihinsel egzersizler beyni uyarır, hafızayı ve bilişsel işlevleri geliştirir. Zihni aktif ve meşgul tutar, ileriki yıllarda çok önemli olan zihinsel çeviklik sağlar.
Beyninizi zorlayın. Düşünmenizi ve zihninizi uyarmanızı sağlayan aktivitelerde bulunun. Gelecekteki benliğiniz size teşekkür edecektir.
8) Hayata Olumlu Bakış Açısıyla Bakın
Sağlıklı yaşlanma – Zihin güçlü bir şeydir ve olumlu bir tutum zihinsel sağlığı korumada büyük bir fark yaratabilir.
70’li yaşlarına ve sonrasına kadar zihinsel olarak uyanık kalanlar genellikle hayata olumlu bakarlar. Zorlu durumlarda bile iyiye odaklanmayı seçerler, bu da stresi azaltmaya ve zihinlerini açık tutmaya yardımcı olur.
Bu, olumsuzlukları görmezden geldikleri anlamına gelmez. Bunun yerine, onları kabul ederler ancak düşüncelerine hükmetmelerine izin vermemeyi seçerler.
Hayatınızda pozitif olmayı ve pozitif kalmayı benimseyin. Kişilerde veya olaylarda olumlu yönleri arayın,. Minnettarlık duyun. Pozitifliğin rehberiniz olmasına izin verin. Bu sadece kendinizi iyi hissetmekle kalmaz, zihninizi sağlıklı tutmak için güçlü bir silahtır da.
9-) Okuyarak Yaşa Bağlı Bilişsel Gerilemeyi Önleyin
Bilim insanları okumanın yaşa bağlı bilişsel gerilemeyi azaltabileceğine ve koruyabileceğine inanıyor. Dünya Hafıza Şampiyonlarından Melik Duyar okumanın hafızayı nasıl etkin tuttuğunu şöyle ifade etmektedir:
“Beyin bir kas olmasa da yine de kendine özgü egzersizlerden faydalanır. Ağırlık kaldırmanın vücudumuzu güçlendirdiği gibi, okumak da hafızayı ve konsantrasyonu güçlendirebilen bilişsel araçlardır.”
İnsanlar okuduğunda beyinde yazılı metnin “zihinsel haritasını” oluşturur. Bu zihinsel harita, okuduğumuz kelimeleri işlememize yardımcı olur, bilgiyi hatırlama ve hafızaya yardımcı olur. Beyin uzmanı Romanoff, düzenli bir okuma rutininin beynin hafıza işleyişine katkıda bulunan zihinsel süreçleri “pratikleşmesine” yardımcı olduğunu söylüyor.
Romanoff, “Beynimiz aynı zamanda yazılı kelimeleri sanki biz yazıyormuşuz gibi zihinsel olarak işliyor.” diyor. “Bu süreçler zihinsel çaba ve konsantrasyon gerektirir. Sürekli pekiştirmeyle hafızanın işleyişi için daha büyük bir kapasite ortaya çıkar.”
Son düşünceler: Zihninizi Sağlıklı ve Keskin Tutmak için Yaşam Tarzınızı Değiştirin
Sağlıklı yaşlanma – 70’li yaşlarınızda ve sonrasında zihinsel olarak keskin kalmanın sırrı tek bir faktöre değil, yaşam tarzı seçimlerinin bir kombinasyonuna bağlıdır.
Bu sağlıklı alışkanlıklar şunlardır:
Yaşam boyu öğrenme, fiziksel aktivite, sağlıklı beslenme, sosyal etkileşimler, değişimi benimseme, kaliteli uyku, zihinsel egzersizler ve hayata karşı olumlu bir bakış açısı – hepsi bilişsel sağlığımızı korumaya katkıda bulunur.
Ve bu sadece bu alışkanlıkları benimsemekle ilgili değil, onları hayatlarımızın ayrılmaz bir parçası haline getirmekle ilgilidir. Zihinsel refahımıza katkıda bulunan her gün bilinçli seçimler yapmakla ilgilidir.
Unutmayın, “yeni”, “yine” ve “yeniden” başlamak için asla geç değildir. Küçük değişiklikler bile önemli bir fark yaratabilir. Zihniniz inanılmaz bir araçtır; ona hak ettiği özeni gösterin.
Büyük filozof Sokrates’in bir zamanlar dediği gibi, “Sorgulanmamış bir hayat yaşamaya değmez.” O halde daha keskin bir zihin için bu alışkanlıklarla hayatlarımızı inceleyelim ve zenginleştirelim.