Öğrenme ve Eğitim

Hayatboyu Öğrenme – Nasıl Öğreneceğinizi Biliyor musunuz?

Hayatboyu Öğrenme – Okul sistemleri, insan yavrusuna verilecek eğitim konularını yaş ve sınıf düzeyine göre düzenler. Örneğin, Matematik dersi ilkokul 1. sınıftan liseden mezun oluncaya kadar vardır ve 12 yıl boyunca matematik konuları işlenmektedir. Ancak, ilkokul 1. sınıfta öğretilen matematik konuları ile lise son sınıfta öğretilenler aynı mıdır?

Değil!

Neden?

Çünkü öğrenim kademeleri; çocuğun yaş ve sınıf düzeyi, beyin gelişimine göre sıralanmıştır. Matematikte öğretilecek konular ve bu konuların onların anlayacağı şekilde işlenmesinde de yine çocuğun yaş ve sınıf düzeyi öne çıkmaktadır. Buna pedagoji adını veriyoruz. Çocuk, ilkokul 1. sınıfta öğretilen dört işlemi öğrenmese 2. sınıftaki daha karmaşık problemi çözemez, 3. sınıfta da çözemez, lise son sınıfta da. Aşamalı öğrenme sisteminden söz ediyoruz. Diğer dersler de öyle; Fen Bilimleri de, Türkçe de.

Yetişkinler Öğrenme Konusunda Nerede Hata Yapıyor?

Hayatboyu Öğrenme – Yeni bir öğrenme her zaman heyecan vericidir. Çocuklukta görülen bu heyecan, ne yazık ki yetişkinlerde beklendiği gibi değildir; yetişkinler, ihtiyaçlarına göre öğrenirler. Bu normal olanıdır. Ancak bazı yetişkinler ise  yeni bir konu öğrendiklerinde, ihtiyacı olup olmamasına bakmaksızın doğrudan o beceriye dalmaya eğilimlidirler. Yani, kendi ihtiyaç analizlerini yapmadıkları gibi, nasıl öğreneceklerini öğrenmek için nadiren zaman ayırıyorlar. Bu bir hatadır. Yetişkinlerin zamanı kısıtlıdır. Öğrenme becerilerini geliştirmek için belirli sürelerde zaman ayırırlarsa daha amaçlı öğrenen olabilirler.

Burada çocukların aksine, yetişkinlerin farklı şekillerde öğrendiklerini belirtmeliyiz. Çünkü yetişkinlerin yaş nedeniyle bir “öğrenme geçmişi” vardır; yani bir bilgi birikiminden söz ediyorum. Bu nedenleeleştirel okumaya   daha yatkındırlar.

Bu yazıda yetişkinlerin daha iyi öğrenenler olabilmesi için bazı bilimsel ipuçları sunacağım.

1-) Öğrendiklerinizi Halihazırda Bildiklerinizle Bağlayın

Hayatboyu Öğrenme – Yetişkin olarak yaşanmışlık gereği eşyayı tanıma, yorumlama hüküm çıkarma gibi becerilerimiz gelişmiştir. Bu durumda sizin için öğrenilmesi gereken yeni bir bilgiyi, dağarcığınızdaki eski, ama ona benzeyen başka bir bilgiyle ilişkilendirebilirsiniz.

Diyelim ki hayatınızda hiç çakal görmediniz. Bunu size anlatacak olsaydım, boyu, kilosu, kaç bacağı olduğu gibi onunla ilgili farklı gerçekleri adlandırarak başlayabilirdim. Bu, tabii ki bilginin çok soyut hale getirilmesi demektir. Diğer seçenek, bir çakalı, vahşi, büyük boy bir köpek türü olarak düşünmenizi ve ardından ağzı salyalı, çirkin, görünümlü, uzun kuyruğu gibi ayırt edici özelliklerine işaret ederek, “köpek bilgisi” üzerinden çakalı anlatmam daha kolay anlaşılacaktır.

İlişkilendirilmiş tarzda olan tüm öğrenme aynı şekilde çalışır; yeni bilgi ve becerileri zaten bildiğimiz şeylerle ilişkilendirirsek kavramamız daha kolay olur.

Başarılı öğretmenlerin bu gibi, analojileri, benzetmeleri ve karşılaştırmaları yaygın olarak kullanmalarının nedeni budur. Yeni bir şey öğrenmemizi sağlamanın en iyi yolunun, onu zaten kafamızda olanlarla ilişkilendirmek olduğunu biliyorlar.

2-) Öğrenmeye Doğru Giriş Yapın

Hayatboyu Öğrenme – Bilim insanları, bilgiyi almanın farklı yollarını dört kategoride sınıflandırmışlardır:

  • Gözlem yapma (birinin öğrenmek istediğimiz şeyi yaptığını görmek),
  • Taklit etme (İzlemek),
  • Açıklama (talimatları dinlemek veya okumak)
  • Deneme (bir şeyleri kendi başımıza denemek)

Bu dört yöntem çoğu kez birbirinden bağımsız veya ikili grup olabilir. Şöyle ki: Ne öğrenmeye çalıştığınıza bağlı olarak, bazı yöntemler diğerlerinden daha etkili olabilir.

Mesela; dövüş sanatları öğreniyorsanız, “gözlem yapma” ve “taklit etme” yeterlidir. Yoksa bir kitaptan okumak gözlem kadar etkili olmayabilir.

Tarih veya felsefe öğrenmek gibi diğer durumlarda, bir sınıf, podcast veya kitap incelemek daha iyi bir seçenek olabilir. İdeal olarak, öğrenmeye farklı giriş modlarını birleştirmeye çalışmalıyız; böylece yeni bilgi daha kolay anlaşılır ve hafızamızda daha iyi yerleşir.

3-) Öğrendiklerinize Eklemeler Yapın

Hayatboyu Öğrenme – Öğrenme basamaklıdır. Yazının girişinde sunduğum okul, sınıf ve yaş kategorileri gibi. Yani öğrenme kendi üzerine kurulur: Küçük küçük başlar, ilerledikçe buna ekleme yaparız.

Koşmayı öğrenmeden önce, yürümeyi öğrendik. Bu bariz görünse de, çoğu zaman üzerine inşa edeceğimiz temeli öğrenmeden ileriye atlamak isteriz. Ya da basit bir amuda kalkmanın mekaniğini öğrenmeden önce şınav çekmeyi öğrenebiliriz.

Bu ipucu, önceki ipucumuzla bağlantılıdır. Bir ilerlemeyi takip ederek, önceki bilginize yenisini eklemek için destek olarak kullanıyorsunuz. Etkili öğrenme her zaman ilerleyici olmalı, genel kavramlardan belirli, basit süreçlerden karmaşık olanlara, somut bilgilerden soyutlamaya ve ilkelerden stratejilere geçilmelidir.

4-) Öğrendiklerinizi Uygulama Alıştırmaları Yapın

Hayatboyu Öğrenme – Bir öğrenme sonunda edindiğiniz bilgiyi mutlaka kullanın.Anlat bana unutayım, yaptır bana hatırlayayım” söylemini belki duymuşsunuzdur. Bilgiyi kullanırsanız unutmazsınız. Onu teorik durumdan çıkarıp deneysel olarak kalıcı hale getirebilirsiniz.

Mesela; öğrendiğiniz bir bilgiyi bir arkadaşınıza anlatın. Yeri ve zamanı uygunsa bir topluluk içinde savunun. Böylece geçici bellekten kalıcı belleğe doğru o bilgiyi yerleştirmiş olursunuz.

Geçici hafızadan o bilgiyi almak ve kalıcı hafızaya yerleştirmek zihni zorlar; bu öğrenmemizi sağlamlaştırmaya yardımcı olur. Bu bir yandan, hatırlamaya harcadığımız çaba, bildiklerimizi pekiştiriyor. Öte yandan, bilgimizi test etmek bize neyi iyi bildiğimizi ve neyin daha fazla çalışılması gerektiğini gösteriyor.

Öğrendiğinizi geri çağırma alıştırmasını nasıl yaparız? Öğrendiklerimiz için kendi sınavımızı oluşturabilir, bilgi kartları kullanabilir, zihnimizdeki bilgileri gözden geçirebilir veya başka birine öğretebiliriz.

5-) Aralıklı Tekrarı Yapın

Aralıklı tekrar, her şeyi kısa bir süreye sıkıştırmak yerine, belirli aralıklarla öğrendiklerimizi tekrar etmekle gerçekleşir.

Öğrenme üzerine yapılan araştırmalara göre, aralıklı tekrar, beyni bilgilerle tıka basa doldurmak yerine, öğrenme seansları arasında periyodik boşluklar vererek bilginin özümsenmesini ve öğrenme dengesinin sağlanmasıdır.

Etkili öğrenme, yoğun bir çalışma dönemi, devamında da bir pekiştirme dönemi gerektirir. Bu esnada, beynimizde büyük miktarda bilgiyi paketlediğimiz için, kalıcı belleğimizde nelerin tutulduğunu ve nelerin tutulmadığını belirlemek zordur

Bunun çaresi aralıklı tekrardır.

Aralıklı tekrarlarla, çalışma oturumları arasında bir zaman aralığı veririz. Bu nedenle öğrendiklerimizi test etmek veya gözden geçirmek için geri döndüğümüzde, hangi bilginin hazmedildiğini ve hangilerinin edilmediğini bilebiliriz. Tabi, hazmedilmeyenleri tekrar çalışmak gerekecektir.

Ayrıca, çalışma seansları arasındaki ara süre unutmamıza sebebiyet verebilir; hatta daha önce öğrendiklerimizi hatırlamayı daha zahmetli hale getirebilir. Bunun çaresi, önceki ipucunda tartıştığımız gibi hemen uygulama yapmaktır. Uygulama sırasında geri hatırlama bizi zorlasa da bu faydalı bir zorlamadır. Bilgi almak için harcadığımız çaba, bilgimizi sağlamlaştırmamıza yardımcı olur.

6-) Bir Danışmanınız Olsun

Hayatboyu Öğrenme – Rehberlik yapacak birilerinin olması çok değerlidir; öğrenme sürecinde bize rehberlik ederler. Yaygın hatalardan kaçınmamıza yardımcı olurlar. Neyin işe yarayıp neyin yaramadığı ve çabalarımızı nereye yönlendireceğimiz konusunda bize zengin bir deneyim sunarlar.

Usta-çırak modeli tarih boyunca her alanda başarılı olmuştur. Herhangi bir rehberlik yapılmadan kendi başımıza bir şeyler yapmaya çalışmak öğrenmemizi yavaşlatır. Zanaatımızdaki herhangi bir beceriyi öğrenmek için harcadığımız zaman ve enerjiden en iyi şekilde yararlanmak istiyorsak, işin ustalarını aramalıyız. Onlar elimizden gelenin en iyisini yapmaya bizi zorlayacaklar; böylece kendi başımıza asla yapamayacağımız durumlarda ilerlememizi hızlandırmaya yardımcı olacaklardır.

Sonuç

Neyi öğrenmekten bir adım öncesinin nasıl öğrendiğimiz olduğu unutulmasın. Öğrenmede daha iyi hale geldiğimizde, başka bir beceriyi öğrenmemiz için gereken süreyi kısaltırız.

Başa dön tuşu