BaşarıKariyer PlanlamaMutlu YaşlanmaSatış & PazarlamaYaratıcı Düşünme

Para Parayı Neden Çeker – Milyarderlerin Sırrı Nedir?

PARA PARAYI NEDEN ÇEKER – MİLYARDERLERİN SIRRI NEDİR?

Para Parayı Çeker Hikayesi: Zenginlik nedir? Zengin olmanın bir sırrı var mı? Para parayı çeker mi? Çekiyorsa, para parayı neden çeker? Peki, milyarderler neden milyarderdirler? Bu sorular uzayıp gider… Peki siz, gelmiş, geçmiş ve (gelecek olan) milyarderlerin bir fare kapanı kurup, insanları bu tuzaklarına düşürerek mi milyarder olduklarını sanıyorsunuz? Yani bu tuzaklarıyla insanlar yollarını değiştirip bu milyarderlerin kapısını mı çalıyorlar? Gerçekten durum öyle midir?

İnsan türünün şöyle bir zaafı vardır: Sonuçları görerek akıl yürütmeye bayılır. Oysa, sonuçlar bir illüzyon da olabilir. İnsan, sadece sonuçlara göre akıl yürütmemelidir. Sonuçları ortaya çıkaran nedenleri ve süreçleri, yani yaşananları asla göz ardı etmemelidir.  İnsanların bireysel veya toplumsal başarılarının üstündeki perdeyi kaldırdığımızda herkesin bir hikâyesi olduğunu görürüz. Kiminin başarı hikâyesi, kiminin başarısızlık hikâyesi vardır. Sonuç değişmeyecektir; başarısızlar unutulacak, başarılı olanların hikâyeleri dillere destan olacaktır. Yapılması gereken; nedenlere bakmak, yaşanan süreçlerden ders almak ve yapabileceğiniz bir şeyler varsa bunu en doğru bir şekilde yapmaktır.

Bu yazıda milyarderlerin sırlarını sizinle paylaşmak istiyorum. Nasıl milyarder oldular? Hangi stratejileri izlediler de bu kadar zengin oldular?

İnsanlığın vahşet dönemlerinden kalan bir inanışına göre, şöyle bir basmakalıp önyargı vardır. Muhteşem talih, hedefi iyi tuzaklayan, kapanını iyi kuran insanlara güler. Oysa eğer bu bireylerin hayatlarını incelerseniz, sürpriz bir şekilde kendi işlerinde hiç de öyle tuzak kurucu olmadıklarına şaşıracaksınız. Yani milyarderlerin stratejisi tuzak kurmak filan değildir.

Günümüzde milyarderlerin stratejisi tuzak kurma söylemlerinden tamamen farklıdır. Milyarderlerin hayatlarını incelerseniz, bu insanlardan çok azının yeni şeyler keşfederek veya icatlar yaparak zengin olduklarına şaşıracaksınız. Zenginliklerinin çoğu kez basitçe al-sat ticaretine dayanan basit hamlelerden oluştuğunu görürsünüz.

Bill Gates

Bunlardan biri Bill Gates’tir. Bill, şu anda dünyanın en zengin insanıdır. Peki nasıl oldu bu iş?  1975 yılında kurduğu Microsoft’u hızlıca büyüterek kısa zamanda multimilyarder olan Gates, tek bir vizyon üzerinden işini büyüttü: Her eve bilgisayar sokabilmek.

Seattle’da gittiği Lakeside School’da bilgisayarla tanışan Bill Gates, sıklıkla dersleri ekerek bilgisayar odasında vakit geçirmeye başladı. İlk olarak, General Electric isminde bir program yazan Gates bilgisayara karşı tic-tac-toe oynatan bir yazılım geliştirdi. Daha sonrasında sınıf arkadaşı Paul Allen ile beraber çalışmalara başladılar ve kısa sürede Seattle’daki trafik akışını hesaplayan Traf-O-Data isimli programı geliştirdiler ve 20.000 dolar kazanmayı başardılar.
“Başarıyı kutlamakta herhangi bir sorun yoktur ancak önemli olan, başarısızlıktan aldığımız derslere göre harekete geçebilmektir.”

Microsoft’un ilk başarılı ürünü DOS, aslında Gary Kildall’ın icadıydı. Yazılım endüstrisinin öncüsüydü.   Bir bar kavgasında 52 yaşındayken öldüğünde milyar dolar değerinde mülkiyeti vardı.  Popüler görüş, Microsoft Windows’un da Apple Computer’den kopyalanmasıydı. Tabi teknoloji Apple ile başlamadı. Onun biricikliği de Graphical User Interface (GUI) ki, onun da orijinali hiç sömürülmemiş olan Xerox idi.

Bill Gates istisnai bir görüşe sahipti. Haklı olarak düşündüğü bir nokta vardı, şöyle düşünüyordu: “Bir üründen nasıl para kazanırım?” Bill Gates’e çekici gelen şey basitçe kişisel bilgisayar olarak kullanılması için DOS’u IBM’e satmaktı. Bu satış Microsoft için iyi bir satıştı.

Gördüğünüz gibi, Bill Gates paranın nereden gelebileceğini çok iyi kokluyor ve buluyordu. Şimdi o artık dünyanın en zengin insanı.

Bill Gates’in şu sözü onun girişimciliğini nasıl da yansıtıyor:  Ben bazı derslerin sınavlarını geçemedim; ama arkadaşım hepsini geçti. O şimdi Microsoft’ta başarılı bir mühendis, ben Microsoft’un sahibiyim.

Sam Walton

Bir diğer milyarder örneği Sam Walton. Forbes’in top 400 listesine yerleşik zengin. Kim mi bu; meşhur WalMart’ın sahibi. WalMart ilk indirimli perakende mağazası değildi, ama en büyük perakende mağazası oldu. Bunun bir nedeni, Walton kendi alanındaki zincirlerde satılan her şeyi Wal-Mart’ta da satmaya başladı.

Diğer bir indirimli perakende fikri ki Walton bunu zaten önceden yapıyordu.  Onu esas farklı kılan, en küçük kasabalara da mağaza açmasıydı. Üstelik tüm mağazaları üstün teknoloji ile de donattı. Çoğu paralı insanın Walton’dan önce de indirimli perakende sektörü formatında fikirleri vardı. Fakat bu sektörü geliştiren Walton oldu.

Unutmayın, tek bir patron vardır, o da müşteri. Müşteri sadece parasını başka yere harcayarak, yönetim kurulu başkanı dâhil herkesi işten kovabilir.

Fırsat yaratmak veya fırsatları değerlendirmek bir ticari zeka işidir. Şu aldı, geliştirdi filan demek kolaydır. Zor olan neyi, ne zaman, nasıl aldığı ve nasıl geliştirdiğidir. Çok sıkı çalışmak yanında ticari zekanın bir göstergesi olan filmin tamamını hayalinde canlandırmaktır. İşte strateji budur:

Bir varlığın kontrolünü elinde tut ve değerini artırır.

Warren Buffett

Şimdi de dünyanın en büyük borsa yatırımcısı milyarder Warren Buffett’ten söz edelim. Servetini hisse senetlerinden kazanmış ender kişilerden birisi olan Warren Buffett bunu nasıl başarıyor?

Yatırım tarzı hakkında adına kitaplar yazılan ve onlarca makalede stratejileri değerlendirilen Buffett, aslında senelerdir aynı taktikleri uyguluyor. Onun hisse senetlerine yatırım yaparken kullandığı bazı stratejileri şunlar:

Anlamadığınız bir işe para yatırmayın

Değer satın alın

Uzun vadeye odaklanın

Kendinize güvenin

Bunların dışında milyarderlerin bir başka sloganı ise şudur:

“Buy low, sell high!” (Düşük fiyattan al, yüksek fiyattan sat!)

Burada düşük fiyattan alınması gereken ürünün değer potansiyelinin yüksek olmasını söylemeye gerek yok tabii.

Peki hangi ürünlere nasıl ve ne zaman yatırım yapalım? Bu konuda kesin bir strateji olmamakla birlikte, size Buffett’in önerisini söyleyeyim. Buffett bir defasında şunu söylemişti:

“Herkese kulak ver, ama içindeki sese göre hareket et!”

Milyarderler uç örneklerdir. Zaten dünyada kaç milyarder var ki? Öyle mi? Bir de geçenlerde yayınlanan şu araştırmaya bakın: Yoksulluğa karşı çalışmalarıyla bilinen yardım kuruluşu Oxfam, Davos’ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu öncesinde yıllık raporunu yayımladı. Raporda, dünyanın en zengin 26 milyarderinin, dünya nüfusunun en yoksul yüzde 50’sini oluşturan 3,8 milyar insanın toplam varlığına eşit servete sahip olduğu bildirildi.

Haydi çıkın işin içinden!

NOT: Net serveti: 62,5 milyar USD  olan mark Zuckerberg,  Serveti: 18.9 milyar dolar olan Laurene Powell (Apple’ın kurucusu Steve Jobs’un karısı ve girişimci), Serveti: 20 milyar dolar olan Elon Musk (Tesla ve SpaceX’in CEO’su), Serveti: 39.2 milyar dolar olan Jack Ma (Alibaba’nın Başkanı) ,  Serveti: 47.2 milyar dolar olan  Sergey Brin (Google’ın kurucu ortağı) ile Serveti: 47.8 milyar dolar Larry Page (yine Google’ın kurucu ortağı)  gibi milyarderleri de sonra konuşuruz. 

Zenginlikle ilgili ne demişler, “Zenginin malı züğürdün çenesini yorarmış!”

Başa dön tuşu