Mutlu YaşlanmaSağlık ve ZindelikZihinsel Sağlık

Yaşlanma Ve Ölümle İlgili İlginç Bilgiler

Yaşlanma yaşamın kaçınılmaz bir parçasıdır. Zaman geçtikçe yaşam, zihin ve beden değişiyor. Biraz yakından incelendiğinde bu sürecin ilgi çekici ve bazen de garip gerçeklerinin olduğu ortaya çıkıyor. İşte bu ilginç gerçeklerden bazıları:

1-) Yaşlandıkça vücudumuzdaki üç bölüm kendisini yenilemiyor ve ömür boyu kullanılıyor. Vücuttaki birçok organ hücre bölünmeleriyle kendisini yenilerken vücudun bazı bölümleri ömür boyu yenilenmeden hayat boyu kullanılır. Bu bölümler; merkezi sinir sistemi, beyin hücreleri ve göz mercek hücreleridir. Örneğin ölen beyin hücrelerinin yerine yenisi gelmiyor. Her ne kadar beyin hücrelerinin sayısı artmıyorsa da, beyin hücreleri arasındaki bağlar artırarak yaşlılıkta da beyin kapasitesi artırılabiliyor.

2-) Gözler doğumdan itibaren hep aynı boyda kalıyor. Göz mercekleri hiç yenilenmeden ömür boyu kullanıldığı gibi,  göz boyutu da yaşlandıkça değişmiyor. İşte bu yüzden göreceli olarak çocukların gözleri büyükmüş gibi algılanıyor.

3-) Vücudumuzdaki kemik sayısı yaşlandıkça azalıyor. Doğduğumuzda genellikle iskeletimizde 350 farklı kemik vardır. Büyüdükçe ve yaşlandıkça, kemikler birlikte kaynaşır ve sonuçta yetişkinler olarak sadece 206 kemiğe sahip oluruz.

4-) Yetmiş yaşına kadar toplam 47 – 48 kg ağırlığında deri döküyoruz. Her saat ortalama 600,000 adet küçük küçük deri parçaları döküyoruz. Bu biz yaşlandıkça her yıl yaklaşık 650 – 700 gram ağırlığında deri dökmemiz demektir. Ortalama bir insan 70 yaşına kadar toplamda 47 – 48 kilogram  deri kaybetmektedir.

5-) Yaş ilerledikçe nefes olma oranımız düşüyor. Yaşlandıkça nefes alma oranımız yavaşlamaktadır. Bu arada çocukların ve kadınların erkeklerden daha hızlı nefes aldıkları bilinmektedir. Sakin ve dinlenme anındaki bir kişi genellikle dakikada 12 ila 15 kez nefes almaktadır.mi

6-) 60 yaşına gelince horlamaya başlıyoruz. 60 yaşına gelindiğinde, nefes almakta zorlanıyoruz. Bu yaşlarda erkeklerin yüzde 60’ı ve kadınların yüzde 40’ı uyurken horlamaya başlıyor. Horlama sesi ortalama 60 desibel civarındadır. Ancak horlama sesi 80 desibele kadar çıkabilmektedir. Mukayese etmek isterseniz, normal bir konuşma sesi 60 desibeldir. 80 desibel, pnömatik bir beton kırma tabancası sesi kadar yüksektir. 85 desibel üzerindeki gürültü seviyeleri insan kulağına zarar verebilmektedir.

7-) 60 yaşına gelen insanların büyük bir kısmı tat alma duygularının yarısını kaybediyor. Dilimizdeki tad alma hücreleri yaklaşık 10 günde bir kendisini yenilemesine rağmen, yaşlandıkça yenilenme yavaşlıyor ve kayıplar başlıyor. Yaşlandıkça tadı tam alabilmek için daha keskin tatlar gerekebiliyor.

8 ) Yakılan bir insan cesedinin külleri ortalama 3 kilo tutuyor. Ağırlığımızın çok büyük bir bölümünü hücrelerimizde biriken su vermektedir. Bu anlamda yakılma sonucu su ve diğer dokular yok olduğu için geriye pek ağırlık kalmıyor. Yakılan vücudun boyutuna ve özgül ağırlığının değişimine göre yakılan bir cesedin küllerinin ağırlığı 1.5 kilogram ile 4.5 kilogram arasında değişiyor.

9-) Yaşlandıkça daha az terliyoruz. Çalışmalar, yaşlandıkça vücudunuzun daha az terlediğini göstermektedir.

ME-FHT

10-) Yaşlanma indeksiniz, kromozomlarınızın uç kısımlarındaki “telomer” adı verilen başlıkların aşınma miktarı ile doğru orantılı. Yaşlanma nedir diye sorarsanız, yaşlanma esasen kişinin yalnızca takvim yaşına göre belirlenen kronolojik yaşı demek değil. Kişinin organizmasının yapı ve fonksiyonlarındaki değişmelere göre biyolojik yaşlanması kronolojik yaşlanmaya göre daha yavaş olabiliyor. Örneğin 65 yaşındaki iki kişiden birinin telomer başlığı diğer kişiye göre daha az aşınmışsa, onun biyolojik yaşlanmasının diğerine göre daha yavaş, yani daha genç olduğunu söylemek mümkün. Telomerler hücrelerin bölünerek kendisini yenilemesine bağlı olarak aşınıyor. Bu anlamda telomerlerin boyunu uzatmak mümkün değil. Ancak bilimsel çalışmalar beslenme ve yüksek DHA oranlı yiyeceklerin telemorlerin aşınmasının yavaşlatılmasında çok önemli bir rolünün olduğunu gösteriyor.

11-) Kaliteli yaşlanma uzun ömürlülüğün anahtarı yaşam tarzınızda yatıyor. Yaşlanma ile ilişkili özelliklerin sadece% 30’unun genetik özellikler tarafından belirlendiğini öne sürülmektedir. Diğer % 70, hayatınızı yaşamayı tercih ettiğiniz şekil ve beslenmeniz belirlemektedir.

Bu gerçekler doğrultusunda yaşam ve beslenme tarzımızı uygun bir şekilde değiştirmeliyiz.

KALİTELİ VE MUTLU YAŞLANMA İÇİN BAZI TAVSİYELER

  1. Uyku Düzeninizi Koruyun. Her gün aynı saatte yatmaya çalışın.
  2. Hareket edin. Nefes alma ritminizi kısmen artırıcı günlük yürüyüşler yapın.
  3. Duygusal dengenizi koruyun ve pozitif olun.
  4. Toplumdan uzak durmayın. Çeşitli sosyal aktivitelere katılmaya çalışın.
  5. Günlük olarak kitap okuyun, yeni hobiler edinin ve yeni şeyler öğrenin.
  6. Dengeli beslenin. Vitamin ve mineral zengin yiyecekleri ihmal etmeyin.
  7. Özellikle beyin hücrelerinizi korumak, bağışıklığınızı güçlendirmek ve kromozom başlıklarınızın aşınmasını yavaşlatmak için diyetinizden yüksek DHA oranlı balığı veya yüksek DHA oranlı balık yağını eksik etmeyin.

Yaşlanmayı Durdurmak - DHA ve Telomer

Başa dön tuşu