İlham Veren HikayelerKişisel Gelişim

Amerikalı Danışman Ve Meksikalı Balıkçının Hikayesi

Meksikalı Balıkçının Hikayesi – İlham Veren Hikayeler

Meksikalı Balıkçı ve Amerikalı Danışman: Mega Hafıza’nın “Herman Russell Conwell” ve “Melik Duyar” olarak ortak yayınlanmış olan “Elmas Tarlaları” başlıklı kişisel gelişim kitabında öncelikle dünyanın elmas tarlalarıyla dolu bir zenginlik potansiyeli ile dolu olduğu vurgulanmakta, ancak “mutlu olmanın da zengin olmak kadar iyi olduğu“na da atıf yapılmaktadır. Amerikalı Danışman ve Meksikalı Balıkçının Hikayesi başarılı, zengin ve mutlu bir danışman ile köyünde mutlu yaşayan bir balıkçının hikayesidir. Her iki mutluluğu bir arada sunan bu hikaye “Elmas Tarlaları” adlı kitabın mesajları ile çok uyumlu bir öyküdür. Başarılı, zengin ve mutlu bir hayat sürmek istiyorsanız, bu hikayeye ilave olarak Mega Hafıza‘nın “Elmas Tarlaları” adlı kitabını da okumanızı tavsiye ediyorum.

Elmas Tarlaları (En İyi Kişisel Gelişim Kitabı)

Amerikalı Danışman ve Meksikalı Balıkçının Hikayesi – Başarılı Bir Amerikan Şirketin danışmanı iskelede manzarayı seyrederken küçük bir Meksikalı balıkçı teknesi iskeleye demirledi. Teknenin içinde bir balıkçı ve bu balıkçının tuttuğu anlaşılan birkaç büyük sarı yüzgeçli orkinos vardı. Amerikalı danışman Meksikalı balıkçıya tuttuğu balıklarının kalitesi için övgü dolu şeyler söyledi ve onları yakalamanın ne kadar sürdüğünü sordu. Meksikalı balıkçı “Çok az bir süre…” diye cevap verdi.

Amerikalı, “Neden denizde biraz daha uzun kalmıyor ve daha fazla balık yakalamıyorsun?” diye sordu.

Aileme bakmam için bu yeterli. Mutluyum” dedi balıkçı.

Amerikalı, “Peki, geri kalan zamanda ne yapıyorsun?” diye sordu.

Meksikalı balıkçı “Sabahları biraz geç kalkıyorum. Sonra biraz balık tutuyorum, çocuklarımla oynuyorum ve karım Maria’yla biraz siesta alıyorum. Her akşam köye gidiyorum, şarabımı yudumluyorum ve amigolarla gitar çalıyorum. Çok dolu ve meşgul bir hayatım var, senyor” diye cevap verdi.

Amerikalı danışman, “Ben bir Harvard MBA mezunuyum ve size yardımcı olabilirim. Balık avı için denizde daha fazla zaman harcamalısınız ve elde ettiğiniz gelirlerle daha büyük bir tekne satın almalısın. Böylece daha fazla balık yakalayabilir ve birkaç tekne daha satın alabilirsin. Sonunda bir balıkçı tekneleri filosuna sahip olursun. Avladığın balıkları aracıya satmak yerine doğrudan son müşteriye satar, sonunda kendi işlenmiş gıda ürün tesisini açarsınız, ürünü kontrol eder, işler ve dağıtırsınız. İşi büyütünce daha da büyümek için bu küçük kıyı balıkçı köyünü terk edip Mexico City’ye taşınman gerekir. Böylece Mexico City’den Los Angeles ve sonunda New York’a genişleyen girişiminizi yönetebilirsin” diye devam etti.

Meksikalı balıkçı, “Ama bayım, bu ne kadar sürecek?

15-20 yıl.

Sonra ne olacak, bayım?

Amerikalı güldü ve dedi ki, “En iyi bölüm bu. Doğru zaman olduğunda şirketini halka açacaksın ve şirketinizin hisselerini halka satarak çok zengin olacaksın. Milyonlarca dolar gelirin olacak.

Demek Milyonlarca dolar kazanacağım bayım, peki sonra ne olacak?

Amerikalı, “O zaman emekli olabilir ve geç saatlere kadar uyuyacağın bir balıkçı köyüne gider, gün içinde biraz balık tutar, torunlarınızla oynayabilir, karınızla siesta çekebilir ve her akşam şaraplarını yudumlayabileceğiniz köye gider ve amigolarla ​​gitar çalarsın.

Peki ama senyor, ben zaten şu anda bunları yapıyorum!

Melik DUYAR

www.MrMemory.com
Başa dön tuşu